TÜRKİYE SÜT KEÇİSİ YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ALTERNATİF BİR IRK: ŞAM - HALEP KEÇİSİ

  TÜRKİYE SÜT KEÇİSİ YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ALTERNATİF BİR IRK: ŞAM - HALEP KEÇİSİ

TÜRKİYE SÜT KEÇİSİ YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ALTERNATİF BİR IRK: ŞAM - HALEP KEÇİSİ

 

 

  TÜRKİYE SÜT KEÇİSİ YETİŞTİRİCİLİĞİNDE ALTERNATİF BİR IRK: ŞAM - HALEP KEÇİSİ

 

 

Prof. Dr. Mahmut Keskin

 

Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümü

 

 

Keçi dünyada popülaritesi artan bir hayvan türüdür. FAO verilerine göre, 1980–2010 döneminde sayısal olarak 464 milyon baştan 880 milyon başa yükselen dünya keçi sayısı, bunun en önemli göstergesidir (Anonim, 2011). Dünya’da keçi yetiştiriciliğine artan ilgide, küresel iklim değişiklikleri nedeni ile kendisine avantaj sağlayan fizyolojik özellikleri ile birlikte etinin ve bilhassa sütünün özellikleri önemli rol oynamaktadır. Şöyle ki, keçi sütü insan gıdası olarak tüketilebilecek sütler içerisinde, anne sütüne en yakın özellikte olan süttür. Kalsiyum içeriğinin anne sütüne göre 3-4 kat daha yüksek olması ve inek sütü tüketiminde zaman zaman karşılaşılan sindirim sistemi problemlerine neden olmaması gibi bir çok özellik keçi sütünü avantajlı kılmaktadır. En kaliteli Maraş dondurmasının keçi sütünden yapılması, diğer süt ürünlerinin keçi sütü ile yapıldığında pazarda tercih edilmesi gibi faktörler de bu sütü değerli kılmaktadır. Gerek ülkemizde, gerekse Avrupa Birliği ve Orta Doğu ülkelerinde keçi sütü açığı olduğunu dikkate aldığımızda, keçi sütü üretimimizi artırmamızın önemi daha net görülmektedir.

 

Burada karşımıza çıkan en önemli sorun, ülkemiz keçilerinin %96-97’sinin düşük verimli Kıl keçilerinden oluşması ve keçi yetiştiricilerimizin yüksek verimli genotiplere bakım konusundaki bilgi eksikliğidir. Türkiye’de Kıl keçinin melezleme ile ıslahı konusunda birçok üniversite tarafından yapılmış çok sayıda çalışma bulunmaktadır.

 

Türkiye süt keçisi yetiştiriciliği ve Kıl keçi ıslah çalışmalarında bugüne kadar Saanen ve Alpin keçileri kullanılmıştır. Ancak, Bovine spongiform encephalopatie (BSE) veya daha yaygın ismiyle Delidana hastalığının çıkmasından itibaren Avrupa Birliği ülkelerinden Türkiye’ye hayvan ithalatının yasaklanmış olması, hem bu melezleme çalışmalarını etkilemiş, hem de yetiştiricinin damızlık keçi ihtiyacını karşılamada yaşanan daralma nedeni ile damızlık süt keçisi fiyatlarında artışa neden olmuştur. Bu alanda kullanılabilecek olan Şam keçisi veya bunun bir tipi olan Halep keçisi Suriye ile sınır komşusu olan illerimizde (Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa) yetiştirilmekte olan süt ve döl verimi yüksek, sıcak ve kurak iklim koşullarına dayanıklı keçilerdir.

 

Bu keçilerde kıl örtüsü rengi genellikle kahverenginin değişik tonlarında olsa da alaca veya siyah olanlara da rastlanılabilmektedir (Şekil 1). Her iki cinsiyette de boynuzlu veya boynuzsuz keçiler bulunmaktadır. Boynuzsuz keçilerin oranının yetiştirici sürülerinde fazla olmasında, bu sürülerde damızlık olarak kullanılan tekelerin boynuzsuz bireylerden seçilmesinin etkisi vardır. Baş uzun, burun dışbükey, kulaklar uzun ve sarkıktır (Şekil 2). Bu keçilerde hem bezel hem de sarkık meme tiplerine rastlanabilmektedir (Keskin, 2000).

 

Şam keçileri kıl keçilerine göre daha iri cüsselidir. Bu keçilerde teke katımı öncesi ortalama vücut uzunluğu 73.52 ± 0.493 cm, cidago yüksekliği 71.34 ± 0.374 cm, sağrı yüksekliği 73.33 ± 0.423 cm, göğüs çevresi 83.57 ± 0.556 cm ve canlı ağırlık 46.36 ± 0.782 kg olarak bildirilmiştir (Keskin, 2000).

 

Şam keçileri gerek döl veriminin (Çizelge 1) gerekse süt veriminin yüksekliği ile tanınmaktadır.

 

 

 

Çizelge 1. Farklı yaş gruplarında döl verim özellikleri (%)

 

 

Özellik

3 yaşlı keçiler

4 yaşlı keçiler

Genel

Gebelik oranı

100.00

97.14

98.80

Doğum oranı (teke altı keçiye göre)

81.08

77.14

78.31

Oğlak verimi (doğuran keçiye göre)

160.00

170.37

164.62

 

Kaynak: Keskin, 2000

Doğumları toplulaştırma amacı ile Hatay bölgesi keçi yetiştiricileri çiftleşme döneminden 45-60 gün önce tekeleri dişilerden ayırmaktadırlar. Yetiştiricilikte teke etkisi olarak isimlendirilen bu uygulamada, tekeler sürüye katıldıklarında, dişiler nispeten toplu kızgınlık göstermektedirler. Şam keçilerinde kızgınlık toplulaştırmada değişik yöntemlerin uygulanabilirliğini araştırmak için Keskin (2003) tarafından bir çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada; keçiler teke etkisi (Grup A), teke etkisi + 1 doz PGF2α uygulaması (Grup B), teke etkisi + 11 gün ara ile iki doz PGF2α uygulaması (Grup C) ve teke etkisi + 11 gün ara ile PGF2α + PMSG uygulaması (Grup D) olmak üzere 4 gruba ayırmıştır. Bu çalışma sonucunda elde edilen döl verimine ilişkin özellikler Çizelge 2’te verilmiştir.

 

 

 

Çizelge 2. Farklı hormon uygulamalarının Şam keçilerinde kızgınlık toplulaştırma ve döl verimine (ortalamastandart hata) etkileri

 

 

 

Grup A

Grup B

Grup C

Grup D

DIŞI SAYISI

 

55

56

37

28

Uygulama-kızgınlık başlangıcı arası süre(saat)

52.44.69a

50.14.10a

24.50.66b

30.01.43b

Döl verimi

1.460.067b

1.590.066b

1.540.083b

1.960.131a

 

a,b, aynı satırdaki istatistik farklılıkları göstermektedir.

 

Kaynak: Keskin, 2003.

 

Şam veya Halep keçileri yüksek süt verim özelliklerine sahiptirler. Türkiye’de bu ırk üzerinde şu ana kadar herhangi bir seleksiyon çalışması gerçekleştirilmemiştir. Bu nedenle sürülerde süt verimi yüksek hayvanlar olduğu gibi ırk ortalamasının gerisinde olan hayvanlarda bulunmaktadır. Keskin (2000) tarafından yapılan çalışmada Şam keçilerine meraya ilave olarak 600g/baş kesif yem verilmiş ve laktasyon süt verimi 329 litre, en yüksek süt verimi 571 litre ve en düşük l süt verimi 99 litre olarak bildirilmiştir. Bu çalışma, keçi başına uygun nitelikte 1-1,5 kg kuru ot ve 1 kg kesif yem verilmesi durumunda Şam keçilerinin süt verimlerinin Saanen, Alpin gibi ırklardan geri olmadığını ve seleksiyon ile bu ırkın süt veriminin ıslahının mümkün olduğunu göstermesi bakımından önemlidir. 

Şam keçi yetiştiriciliğinde, damızlık seçiminde yetiştiriciler tarafından dikkate alınan bir diğer kriter de göz rengidir. Keskin ve Biçer (2003) Şam keçisi yetiştiricilerinin seleksiyonda kullandıkları bu kriterleri objektif olarak değerlendirmek için yaptıkları çalışmada, Şam keçilerinde 4 farklı göz rengi tespit etmiştir (Şekil 3). Araştırmacılar bu çalışmada gözde iris tabakasının içinde çubuk şeklinde veya etrafında halka şeklinde beyaz renk bulunduran Şam keçilerinin süt veriminin daha yüksek olduğunu bildirmiştir.

 

 

 

Şam keçilerinde ananın verdiği sütün tamamının oğlak tarafından tüketilmesi hem oğlaklarda zaman zaman sindirim problemlerine hem de işletme için ekonomik gelir kaybına neden olmaktadır. Bu düşünceden hareketle, Keskin (2000 ve 2002), tarafından Şam keçilerinde kısıtlı süt ile oğlak büyütme sistemlerinin oğlak gelişimi ve işletme karlılığına etkileri incelenmiştir. Çalışmalarda oğlaklar, geleneksel yöntem, günde tek sağım ve sabah akşam tek memenin sağımı şeklinde uygulanan büyütme yöntemlerine tabi tutulmuşlardır. Çalışma sonunda ananın günlük sütünün yarısının sağılması ve kalan yarısı ile oğlakların büyütülmesinin oğlak gelişimini olumsuz etkilemediği ve iki aylık emiştirme döneminde hayvan başına yaklaşık 60 litre süt sağılmasını sağladığı belirlenmiştir. Bu süt geleneksel keçi yetiştiriciliğinde 60-90 günlük emiştirme uygulanması nedeni ile sağılması mümkün olmayan süttür. Pratik anlamda, 100 baş sağmal keçisi olan bir işletmede, ekstradan 6 ton süt üretimi anlamı taşımaktadır.

 

 

 

Sonuç olarak yüksek süt ve döl verimine sahip olan Şam veya Halep keçileri Türkiye süt keçisi yetiştiriciliğinde mutlak suretle dikkate alınması gereken genotiplerdir. Ancak, meme yapılarının farklılık gösterebilmesi ve bazı bireylerde sarkık meme yapısının olması nedeni ile bu keçilerde mutlaka meme yapısının düzeltilmesine yönelik seleksiyon çalışmaları yapılmalıdır. Damızlık hayvan alımlarında ve seleksiyon çalışmalarında bezel tip memeye sahip olan bireyler tercih edilmelidir. Bu tipte olan keçiler Güneydoğu Anadolu, Akdeniz ve Ege bölgesinde ekolojik ve iklimsel özellikleri uygun olan alanlarda saf olarak yetiştirilebilir veya yerli keçilerin süt verimlerinin melezleme ile ıslahında baba hat olarak rahatlıkla kullanılabilirler. Diğer bölgelerde bu ırkın yetiştiriciliği yapılacaksa üretim sisteminin ilk etapta entansif olması ve yarı entansif veya ekstansif şartlara uygunluğunun araştırılmasa yararlı olacaktır.

 

 

 

Kaynaklar

 

Anonim, 2011. www.fao.org

 

Keskin, 2000. Hatay bölgesinde yoğun yetiştirme koşullarında Şam (Damascus) keçilerinin morfolojik özellikleri ve performanslarının saptanması. Mustafa Kemal üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü (Doktora Tezi)

 

Keskin, M., 2002. Effect of rearing systems on kid performance, lactation traits and profitability of Shami (Damascus) goats. Journal of Applied Animal Research, 22 (2): 267-271.

 

 Etiketler:Halep keçisi,şam keçisi,damascus keçisi,şami keçisi

 

 

 

 

 


Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest Addthis
Online Alışveriş Hemen Ara