Türkiyede Et Neden Pahalı

Türkiye’de Et Fiyatlarını Olumsuz Etkileyen Belli Başlı Faktörler

Et, Türk mutfağında hem kültürel hem de beslenme açısından önemli bir yer tutar. Ancak son yıllarda Türkiye'de et fiyatlarının ciddi biçimde artması, toplumun geniş kesimlerini etkileyen bir sorun haline gelmiştir.

 

Bu artışın altında yatan sebepler çok boyutludur ve hem ekonomik hem de yapısal sorunlara dayanmaktadır. Aşağıda, Türkiye'de et fiyatlarını olumsuz etkileyen başlıca faktörleri detaylı şekilde ele alacağız.

 

Artık yem maliyetlerini tasa etmeyin,tarlanıza silajlık soya ekein,size yemsiz hayvancılıkla tanıştıralım.Lütfen yemden kurtulmalmanın sırlarını öğrenmek için aşağıdaki linke tıklayıp detaylı inceleyin.İster besi hayvancılığı,ister süt hayvancılığı,isterseniz küçükbaş hayvancılık da yemsiz hayvancılık olsun hiç fark etmez.

https://www.torunoglutohum.com/slajlik-soya-fasulyesi-tohumu.html

1. Yüksek Yem Maliyetleri
Et üretiminin en önemli girdilerinden biri hayvan yemidir. Türkiye'de yem üretimi yetersiz olduğundan, büyük oranda ithalatla karşılanmaktadır. Dolar kurunun yükselmesi, yem fiyatlarının da artmasına yol açar. Bu durum, hayvancılık yapan üreticilerin maliyetlerini doğrudan etkileyerek et fiyatlarına yansır. Yem maliyetleri toplam üretim giderlerinin %60-70'ini oluşturduğundan, bu artış oldukça belirleyicidir.

2. Döviz Kuru ve İthalata Bağımlılık
Tarım ve hayvancılık sektörü birçok girdisini döviz cinsinden temin eder. Gübre, ilaç, veterinerlik hizmetleri, makine parçaları gibi kalemler döviz kuruna bağlıdır. Özellikle dolar ve eurodaki dalgalanmalar, hem yem fiyatlarını hem de diğer üretim girdilerini pahalı hale getirir. Bu durum, hem üretim maliyetlerini hem de tüketici fiyatlarını artırır.

3. Hayvancılıkta Verim Sorunu
Türkiye'de hayvancılığın büyük bölümü küçük ölçekli işletmeler tarafından yapılmaktadır. Bu işletmelerin çoğu geleneksel yöntemlerle üretim yapmakta, modern hayvancılık tekniklerini yeterince kullanamamaktadır. Düşük verimlilik, hayvan başına et üretiminin azalmasına ve maliyetin artmasına neden olur. Ayrıca bu durum arzın da sınırlı kalmasına yol açar.

4. Yetersiz Destekleme Politikaları
Devlet destekleri, hayvancılık yapan çiftçilerin en büyük güvencesidir. Ancak desteklerin yetersiz ya da düzensiz olması, üreticilerin planlama yapmasını zorlaştırır. Örneğin yem desteği, süt teşviki, doğrudan hayvan desteği gibi kalemlerdeki yetersizlik, üreticinin üretimden vazgeçmesine ya da kapasite azaltmasına neden olur.

5. İklim Değişikliği ve Kuraklık
Küresel iklim değişikliği, tarım ve hayvancılığı doğrudan etkileyen bir başka faktördür. Özellikle kurak geçen yıllarda mera alanlarının verimi düşer. Bu da hayvanların doğal beslenme imkanlarını azaltır ve üreticiyi dışarıdan yem alımına mecbur bırakır. Dolayısıyla hem maliyet artar hem de hayvan sağlığı olumsuz etkilenebilir.

6. Aracı Sayısının Fazlalığı
Üreticiden sofraya kadar geçen süreçte çok sayıda aracı bulunmaktadır. Bu da hem ürünlerin fiyatının katlanmasına hem de üreticinin eline geçen gelirin azalmasına neden olur. Toptancı, komisyoncu, dağıtımcı ve perakendeciler zincirinin her biri kendi payını almakta, bu da tüketiciye yüksek fiyat olarak yansımaktadır.

7. İthalat Politikalarının Yan Etkileri
Kimi zaman fiyatları dengelemek için et ve canlı hayvan ithalatı yapılmaktadır. Ancak bu çözüm, kısa vadeli bir rahatlama sağlasa da uzun vadede yerli üreticiyi zora sokmaktadır. Üretici, düşük fiyatlarla rekabet edemeyeceğini düşünerek üretimden çekilebilir. Bu da yerli hayvancılığın gerilemesine, arzın azalmasına ve fiyatların yeniden yükselmesine neden olur.

8. Plansız Kesim ve Üretim Politikaları
Et üretimi, yıllık planlama gerektiren bir faaliyettir. Ancak Türkiye'de bu konuda ciddi bir stratejik plan eksikliği bulunmaktadır. Hayvanların ne zaman kesileceği, hangi bölgede hangi türün yetiştirileceği gibi konularda merkezi bir planlama yapılmadığı için dönemsel arz fazlası ya da kıtlığı yaşanabilir. Bu da fiyatlarda dalgalanmalara neden olur.

Sonuç olarak, Türkiye’de et fiyatlarını etkileyen faktörler yalnızca arz-talep dengesiyle açıklanamaz. Ekonomik istikrar, tarımsal planlama, üretici destekleri ve ithalat politikaları gibi birçok değişkenin bir arada değerlendirilmesi gerekir. Uzun vadede kalıcı çözümler için yerli üretimin desteklenmesi, girdi maliyetlerinin düşürülmesi ve hayvancılıkta modern tekniklerin yaygınlaştırılması büyük önem taşımaktadır.

Türkiyede et fiyatlarını sadece 2.5 yılda çözecek projemi açıklıyorum.

https://www.piedmontesebogaspermasi.com.tr/

Anaborapi piemontese projesi hakkında daha detaylı bilgi için Torunoğlu Tohumculuk veteriner hekim Cengiz Torun arayın sizi bilgilendireyim.Hayvancılığa sizi doğru bilgilendireyim.

Türkiyenin mevcut inek varlığının %20-25 ini Anaborapi piemontese boğa spermasıyla suni tohumlama yaptığımızda yani 25 ay sonra et sorunu kalıcı olarak bir daha konuşmamak üzere kökten çözeceğiz.İtalyan Anaborapi piemontese sığır ırkında dünyadaki tüm etci sığır ırkları,angus başta olmak üzere hepsine et veriminde % 50 en az fark atar.

Yukardaki resimlerdeki et piemontese etidir.Burdaki resimleri ben İtalya Anaborapi Piemontese kooperatifini ziyaretimde çektim bizzat.

Anaborapi  projesi devreye girdiğinde 2.5 yılda et ithalatı kapanır.

2.5 yılda et ucuzlar,et ucuzlamasına çiftci besici,yaptığı işden kesinlikle zarar etmez.Çünkü diğer etci ırklara göre % 50 daha fazla et üretti.Elinde çok fazla et var.

Türkiye 2.5 yılda dünyaya tekrar  1950 li yıllarda olduğu gibi et ihracatına,et satışına tekrar başlayaçaktır.

Büyük Türk Milleti dünyanın en kaliteli en lezzetli etini ucuz fiyata tüketmiş olur.

19.04.2025